Güzelleşmek için son zamanlarda en sık başvurulan yöntemlerden biri ipek kirpik. Hepimiz rimel sürmeden mis gibi dolgun, uzun uzun kirpiklere sahip olmak istiyoruz. İstiyoruz da acaba bu ipek kirpik uygulaması sanıldığı kadar kolay bir işlem mi? Malum artık mahalle arası kuaförler bile ipek kirpik takıyor.
Gelin kendi ipek kirpik uygulamamı benden dinleyin, kararı siz verin :)
İpek kirpik yaptırmayı düşünüyorsanız öncelikle mutlaka profesyonel bir yer bulmaya çalışın. Malum göz, şakaya gelmez. Mikrop kapabilir, bir çok hastalığa davetiye çıkarabilirsiniz. Az sonra anlatacaklarımdan da anlayacağınız gibi hiç de basit bir işlem değil. Eğer güvenilir bir yerde yaptırmazsanız başınıza büyük iş alabilirsiniz :)
Önce nasıl yapıldığından bahsedeyim. İpek kirpik, sentetik veya gerçek kirpiklerin 3-6 ay arası kirpiğinizde kalacak şekilde kendi kirpik diplerinize yapıştırılması işlemine deniyor. Kirpikler tek tek özel yapıştırıcısıyla kirpik dibinize takılıyor. İşlem sırasında gözleriniz kapalı oluyor. Bir göze işlem neredeyse 1 saat sürüyor. Oldukça sıkıcı tahmin edebileceğiniz gibi.
İşlem sırasında benim gibi bunalıp gözünüzü açmaya kalkışırsanız göze ilaç geldiğinde acayip yanıyor, yaşarıyor. "Ulan başlarım güzelliğine, çıkarın beni buradan" diye bağırmanız olası. İşlem daha başlar başlamaz ruhumu darlayıp ilk eksi puanı alıyor benden.
Ee tabii bunun bakımı var, en aşağı ayda bir bakım yaptırmak gerekiyor ki uzun süre kullanılabilsin. Yoksa dökülüp, bozulup kötü bir hal alabiliyor. Eh bakımda da böyle darlanacaksam ikinci eksi puanı da yapıştırıyorum. Hem ayda bir kuaför de çıktı başıma. Benim zamanım kıymetli diyorum, saatlerimi kuaförde geçiremem diyorum.
İşlem bittikten sonra aynaya bir bakıyorsunuz, Türkan Şoray halt yemiş. Assolist gibi, bakanın dönüp bir daha bakacağı kirpiklere sahip oluyorsunuz. Ben takılan kirpikleri biraz uzun bulduğum için, uçlarından kesilmesini istedim. Biraz kırptıktan sonra evime doğru yollanıyorum.
Kirpiklerde öyle aman aman bir rahatsızlık hissedilmiyor. Bana tembih edilene göre yüzümü dikkatli yıkamam, sabun sürmemem ve sadece krem şeklindeki makyaj temizleyicileri kullanmam gerekiyor. Benim için asıl işkence bundan sonra başlıyor. İlk gece bir yüzüstü yatıyorum, sabah sağ gözümdeki kirpik karman çorman halde uyanıyorum. Makyaj yapıyorum, silmeye kalkıyorum, makyaj pamuğu kirpiğe takılıyor, kremler benim eyelinerlı makyajımı çıkaramıyor. Her sabah gözümde makyaj kalıntılarıyla kalkıyorum, sinir oluyorum. Derken bir sabah bir kalkıyorum, sağ göz kan çanağı. Kirpiğin biri kaymış, yapıştırıcısı topaklanmış ve gözüme öyle bir batıyor ki, acımdan elimle sökmeye kalkışıyorum. Şakır şakır yaşlar geliyor, sinirimden daha da kuduruyorum. Alıyorum elime makası kendi kirpiğimle birlikte o topaklanan kısmı kesiyorum. "Başlarım ipeğine, kirpiğine, sökün laaan" diye koşa koşa güzellik merkezine gidiyorum.
Kirpikler çıktıktan sonra, sinirle yolunmuş, seyrelmiş kirpiklerime bakıyorum. "İpek kirpik liman, ben bir gemi, bir daha yaptırırsam alnımdan öp beni" diyorum. Oh be dünya varmış. Gözün kaşındığında haldur huldur kaşıyabilmek, yüzü rahatça yıkamak ne güzel bir duyguymuş diye hoplayıp zıplıyorum.
Bir daha da böyle alengirli işlere kalkışmayacağıma kendime söz veriyorum.
Yani bu işler hiç bana ve benim gibilere göre değil arkadaşlar. Bırakın allasen, gidin badem yağı sürün, kürler uygulayın. En pahalı rimelleri alın. Bence ipek kirpik falan yaptırmayın :)
Tüm güzellik merkezlerinden bu alaşağı durumu için özür diliyorum ama benim de takipçilerime karşı dürüstlük yeminim var ulen. Daha kolay bi teknoloci çıkana kadar ben almiim.
Hahaha :)) Öyle güzel anlatmışsınız ki birden vazgeçtim :) Sanırım bu haltı yemeden bırakmayacaktım :) Ahanda bıraktım vallahi çok teşekkür ederim :)
YanıtlaSilBana da anlatsalar muhtemelen inatçılığımdan yine yaptırırdım, illa kendim deneyeceğim çünkü :)))
SilAma hakkatten zor yaani, ben ki güzellik için dayanırım her bi şeye ≧◡≦
En güzeli doğallık zaten. Ki sen öyle daha güzelsin arkadaşım. :)
YanıtlaSilCanım Ersincim teşekkür ederim. Öyle ama işte arada esiyor insana :))
SilOf kıyamam ya gözlerine yazık hakkaten pahalı rimeli al geç :) Düğünde taktıklarını böyle eve gelir gelmez çıkarmıştım, ben de hiç gelemiyorum böyle alengirli şeylere :|
YanıtlaSilHihihi aynen Mervecim ben de huyluyum ama işte illa denenecek kafaya koyduysam ≧◡≦
Silkirpik permasımı, ipek mi diye düşünürken permaya karar vermemi sağlayan yazı... sağolasın cnm...
YanıtlaSilRica ederiim, permayı ben de merak ettim şimdi o nasıl oluyor acaba ^‿^
Sil%100 altına imzamı atarım ben de... kendim yaptırmadım ancak yaptıran tüm arkadaşlarımdan edindiğim izlenime göre insanın yüzüne ellerine tırnaklarına göstermediği kadar hassasiyet göstermesi gerekiyor... hele bir de dökülmeye başladımı sizin kirpiklerinizi de alıp götürüyor kiiii; yolunmuş tavuğa dönüyorsunuz gür kirpiklerin arasında boşalmış bölgeler yüzünden !!!
YanıtlaSilDemekki sorun bende değilmiş ◠‿◠
SilAcayip hassaslar, yüzümü yıkamayı özlemiştim yaa o derece. Ben kendim makasla kestiğim için boşluklar oldu sandım ama belki döküyordur da, bilemedim şimdi.
Hiç uğraşamam böyle şeylerle.İnsanın kendi kirpiği olamaz zaten.Bu yazın ipek kirpik yaptırmayı düşünenlere ders olsun diyorum :)
YanıtlaSilHehehe aynen öyle valla :))
SilBen şu an halen güzellik merkezinde çalışıyorum ve bu anlattığın işlemin ve daha birçok paketğin satışını yapıyorum :) 3-6 ay değil 1 ay dursa şükretmek lazım :)
YanıtlaSilHeh işte birinci ağızdan duyduk :))) Demekki sorun bende değilmiiiş.
SilNe kadar samimi anlatmışsın harikasın :)
YanıtlaSilÇok teşekkür ederiiim ^.^
SilBen de başlığı görünce bir heves okudum, hemen Ankara'da neresi yapar diye fikirler havada uçuştu, amma ve lakin sonu güzel bitmemiş yazının :( Sizin için üzüldüm bize de bir ders olsun. Paylaşım için teşekkürler. Sevgiler...
YanıtlaSil